3 gün ayırabildiğimiz bu Doğu Karadeniz turumuzda Trabzon ve Rize’de yeşile ve bol oksijene doyduk. Aşağıda maddeler halinde deneyimlerimizi aktarmaya çalıştık. Öncelikle bu seyehat için 3 günlük bir sürenin ideal olacağı düşüncesindeyiz. Trabzon Gezi Notları şehir merkezinden başlayarak butik bir şekilde aşağıdaki gibi.
Trabzon Şehir Merkezi
İlk gün havalimanına indikten sonra Ayasofya müzesine çıkıp yöresel bir kahvaltı yapılmalı ( Akçaabat tarafında havalimanına yaklaşık 8 km uzaklıkta) sahil şeridini yukarıdan gören içerisinde bir kısmı camiye çevrilmiş ve bir kısmı da ziyaretçilere ayrılmış eski bir kiliseye sahip bir yer Ayasofya Müzesi. Kahvaltı dahil 1-1,5 saat kadar bir zaman ayırmanız yeterli olacaktır. ( 2 kişilik kahvaltı muhlama dahil 33 tl )
Ayasofya gezisinden sonra yine çok yakın bir lokasyon olan Atatürk köşkünü ziyaret etmenizi öneririm (giriş kişi başı 4 TL) orman içinde bol oksijenli bir lokasyona sahip olan köşke en son Atatürk 1937 yılında gelmiş ve vasiyetini de burada kaleme almıştır. Köşkün içerisinde neredeyse herşeyi orijinal haliyle bulabilirsiniz ( perdeler, koltuk döşemeleri, avizeler hariç) Atatürk’ün çalışma odası yatak odası yemek masası kitapları misak ı milli sınırları çerçevesinde çizilmiş ve üzerinde çalışılan Türkiye haritası, banyosu v.s bir çok şeyi orijinal haliyle görme şansına sahip olacaksınız. (şayet tur organizasyonu haricinde bireysel olarak bir geziye çıktıysanız bir tur grubuna yakın olup rehberden çok daha fazla bilgiye ulaşma şansına ücret ödemeden sahip olabilirsiniz )
Trabzona kadar gitmişken meşhur Akçaabat köftesinin tadına bakmadan gelmek olmaz sanırım, sahil yolu üzerinden havalimanının aksi istikametine devam ediyoruz sağınızda Trabzonspor’un yeni inşaa edilen stadını göreceksiniz bu noktadan sonra 5 dk kadar daha bir yol katettikten sonra yolun sağ tarafında sıra sıra köftecileri görebilirsiniz, yerel halktan aldığım duyumlar neticesinde köfte yenebilecek 3 adres belirledim; Köfteci Nihat Usta, Körfez Köfte ve Fevzi Hoca Köfte Balık. Yemekten sonra sahil boyu bir yürüyüşü de tavsiye ederim.
Gitme fırsatını bulamamış olsamda Trabzonda/Maçka taraflarındaki Boztepeye gidip güneşin doğuşu veya batışı eşliğinde çay yudumlanızı öneririm, şehrin tüm manzarası ve sahil şeridinin ayaklarınızın altında olduğu bir manzaraya sahipmiş.
Uzungöl
Havalimanındna yaklaşık 90 km mesafede olan Uzungöle olan yolculuk 1,5 saate yakın sürmekte, sahil şeridinden Rize istikametine devam ettikten sonra Çaykara/Uzungöl tabelasından içeri giriyorsunuz sonrasında tabelalar sizi Uzungölün kenarına kadar götürüyor. Yolun 45 km’lik kısmı dağ taş bayır cinsinden olsa da yol boyunca doğanın güzellikleri size eşlik ediyor olması yolculuğu keyifli bir hale getiriyor. Uzungöle vardığınızda sahil boyunca yürüyüşe çıkabilir ve sahil boyunca uzanan restaurantlarda yöresel tatları tadabilirsiniz. Laz böreği (bir çeşit tatlı) ve tereyağıyla kızartılmış alabalık tavsiye edebileceğim tatların başında geliyor. Deneyimleme şansı bulamamış olsam da Uzungöle yukarıdan bakan yaylalara da gitme şansına sahipsiniz. Uzungöl camisinin hemen yanından yukarı doğru yol aldığınızda Uzungöle hakim bir tepede çay yudumlama şansına sahip olabilirsiniz.
Ayder/Rize
Uzungöl Ayder arası yaklaşık 140 km ve 2 saat civarında bir yolculuk sizi bekliyor, Uzungöl’den sahile inip Rize istikametine sahil boyunca ilerlediğinizde Ardeşen Ayder tabelasında içeri girdiğinizde Fırtına deresi boyunca Ayder’e doğru tırmanacaksınız, yine yol kenarında küçük molalar vermenizi tavsiye ederim. Ayder’de pide yemenizi ve lahana çorbasını içmenizi tavsiye ederim. Mevsimine göre de Ayder kaplıcalarına gidebilirsiniz. Ayder de yaklaşık 4 km lik bir yürüyüş parkuru mevcut doğanın kucağında güzel bir yürüyüş gerçekleştirebilirsiniz.
Sahil yolundan Ayder’ e saptığınızda bir süre sonra aşağıdaki tabelayı göreceksiniz. Sol taraf Ayder’e çıkarken sağ taraf gezi süresince karşılaşacağınız doğanın en cüretkar görsellerine şahit olacağınız lokasyon diyebilirim bu bağlamda Zilkale ve Palovit şelalesine gitmenizi şiddetle öneririm (Aralarındaki mesafe yaklaşık 8 km) . Palovit şelalesine giden yol hayatınız boyunca deneyimleyeceğiniz en adrenalin dolu yol olabilir, dikkatli ve agresif olmayan bir sürüş ile yol almanızı tavsiye ederim.
Not: Uzungöl ve Ayder yolu boyunca yol kenarlarında küçük uğraklar yaparak doğanın sesini dinlemeyi ve ciğerlerinize bol bol oksijen çekmeyi unutmayın. Yukarıda yazdığım mekan ve lokasyonların çoğu ile ilgili daha önceden bir fikrim yoktu defalarca yerel halka sorarak neler yapabileceğime dair fikirler edindim, sizlere tavsiyem kesinlikle yerel halk ile fikir alışverişinde bulunmanız.
Teşekkürler.
Fatih Dağlı, Gürme Raporlamacı.
fthdgl85@gmail.com
İnstagram : fatih85dagli
CengizSelcuk.com’ u Takip Edin :
Abonelik Formu :