Sakız Adası, Ege Denizi’nin kuzeydoğusunda yer alan ve Türkiye’ye sadece 8 km uzaklıkta olan bir Yunan adasıdır. Söz konusu ada, Midilli ve Samos adaları arasında yer alır. Sakız adası köyleri insan eli değmemiş doğa ve deniz tatili severlerin sıklıkla tercih ettiği rotalar arasındadır.
Ada, Yunanistan’ın da 5. büyük adası olarak karşımıza çıkar. Gezilecek yer anlamında son derece derin bir tarih ve kültüre sahip olan Sakız Adası, eğlenceli vakit geçirebileceğiniz bir yerleşim yeridir. Ayrıca ulaşım kolaylığı ile son yıllarda Thasos adası yerine sıklıkla tercih ediliyor. Aşağıdaki söz konusu gezilecek yerlerin nereler olduğunu görebilirsiniz.
Sakız Adası Chios Town
Adanın en hareketli bölgesinde yer alan Chios Town, adaya gittiğinizde gezmeniz gereken yerlerin başında yer alıyor. Chios Town’un geçmişinin M.Ö. 1000 yılına dayandığı düşünülmektedir. Anadolu en yakın bölgede bulunan şehir, İyonlar tarafından kurulmuş ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Chios Town’u gezeceğiniz zaman başlayacağınız programa Plateia Vounakiou’dan başlamanızı tavsiye ediyoruz. Adaya yerleşimin kalbi olarak anılan şehirde Bayraklı, Mecidiye ve Osmaniye camilerinin yanı sıra Denizcilik, Bizans ve Arkeoloji müzesini de ziyaret edebilirsiniz.
Adanın sembol yapılarından biri olan Sakız Kalesi’ni de bu şehirde iken gezebilirsiniz. Bunun yanında alışveriş için Aplotaria Caddesindeki alışveriş mekânlarından istifade edebilirsiniz.
Sakız Adası Mesta Köyü
Adanın güney batısında yer alan Mesta, Pyrgi gibi Orta Çağ döneminin izlerini taşımaktadır. Köy, ada dışından gelecek tehlikelere karşı kale görünümünde inşa edilmiştir. Adanın bu bölümünde geçmiş dönemlerde yoğun şekilde damla sakızı üretimi yapılırdı. Yerel halkın bazı kesimleri damla sakızı ticaretinden önemli gelir elde etmiştir. Bu sayede köyde son derece ihtişamlı konaklara rastlamanız mümkündür.
Yan yana sıralanmış, sur misali görünüme sahip evler arasında kendinizi tarih yolculuğunda hissedebilirsiniz. Tarihi konaklar arasında uzanan Arnavut kaldırımlı sokaklarda hoş bir manzara eşliğinde eğlenceli vakit geçirebilirsiniz. Bu köyü ziyaret ettiğinizde üretimi burada yapılan Mestousiko şarabını tadabilirsiniz.
Anavatos Köyü
Deniz seviyesinden yaklaşık 450 metre yüksekliğinde bir tepede kurulu olan Anavatos Köyü, Yunan Bağımsızlık Savaşı’nda etkin bir rol oynamıştır. Bu kapsamda yerleşim yeri, 1822 tarihinde kanlı bir olaya şahit olmuştur.
Yukarıda sayılan diğer yerleşim yerlerinde olduğu gibi Anavatos da Orta Çağ mimarisinin izlerini taşımaktadır. Köy, 1881 yılında meydana gelen büyük depremde büyük zarar görmüştür. Bu nedenle yerel halkın hemen hepsi köyü terk etmiştir. Yine de köyde kalan birkaç yerel aileye rastlamanız mümkündür.
Volissos Köyü
Adanın merkezinden 38 km kuzey batıda yer alan Volissos Köyü, daha çok Bizans mimarisini görebileceğiniz bir yerleşim yeridir. Eteklerine kurulu olduğu tepede ihtişamlı bir kale sizleri bekliyor. Günümüzde yaklaşık 500 kişinin yaşadığı Volissos , aynı zamanda Homeros’un da doğum yeridir.
Sakız Adası Vessa Köyü
Vessa Köyü, Sakız Adası merkezinden 19 km uzaklıkta, Elata Plajına 4 km mesafededir. Köy, dar sokakları, mimarisi günümüze kadar bozulmayan şirin evleri ve Dimitrios Kilisesi ile gezilmeye değer yerleşim yerlerinden biridir. Küçük bir ortaçağ köyü olan yerleşim yeri, kale ve gözetleme kuleleri ile meşhurdur.
Hemen hemen tüm tur şirketlerinin gezi programında yer alan Vessa Köyü’nü gezerken, kendinizi Orta Çağ döneminin esintileri içerisinde hissedeceksiniz. Köyde yerli halkın yaşadığı evler, mutlaka görülmesi gereken yapılar arasındadır. Dört köşeli Cenova mimarisi bu evlerde kendini göstermektedir. Aynı zamanda şehirdeki tarihi yapılar ziyaretçiler tarafından ilgi ile gezilmektedir.
Sakız Adası Pirgi
Sakız adası Pirgi Köyü, Orta Çağ döneminde kurulmuş, adanın en eski yerleşim yeri unvanını taşıyor. Söz konusu yerleşim yeri, Chios Town’a 25 km mesafededir. 11. Yüzyılda kurulduğu düşünülen köy, iç kısımda yaşayan ada halkının güvenliğini sağlamak maksadıyla inşa edilmiştir. Köyde bulunan çini desenli evlerden dolayı yerleşim yerinin ismi “boyalı köy” adıyla da anılmaktadır. Asırlar boyunca tarihi dokusunu koruyan köy, oldukça fazla ziyaretçi çekmektedir.
Büyük, 1881 depreminden en az etkilenen köylerden biri olan Pirgi, özellikle 13 ve 14. YY. mimarisi ile ön plana çıkmaktadır. Köydeki Nea Moni Manastırı, ilgi ile gezilen yerler arasındadır. Ayrıca bu köyü ziyaret ettiğiniz zaman, 1665 yılında inşa edilmiş Taxiarchis Kilisesi’ni de gezmenizi tavsiye ediyoruz. Söz konusu kilise, Giritli ressam Antonios Domestichos tarafından çizilen duvar resimleri ile süslüdür.
Sakız Adası Nea Moni Manastırı
Nea Moni Manastırı, 1042-1052 yılları arasında, Meryem Ana’ya ithafen inşa edilmiş bir yapıdır. Nea Moni, yeni manastır anlamına gelmektedir. Söz konusu yapı, 1990 senesinde UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası olarak ilan edilmiştir. Bu kapsamda manastır halen koruma altındadır.
Manastır, ana mabet, iki adet küçük kilise, inziva hücreleri, manastır müzeleri ve yerin altında yer alan su depolarından oluşmaktadır. Bahse konu yapı, çok büyük bir alan üzerine konuşlanmıştır.
Manastırın büyük giriş kapısında uyarı tabelası yer almaktadır. Söz konusu tabelada burasının bir ibadethane olduğu, kıyafeti uygun olmayan kişilerin içeri alınmayacağı yazıyor. Kapıdan girdiğinizde sol duvarda asılı olan şal ya da şalvarları giyerek manastıra girebilirsiniz.
Nea Moni Manastırında eski bir Ortodoks geleneği devam ettirilmektedir. Ölen rahiplerin kafatasları öldükten 1 yıl sonra gömüldüğü yerden çıkarılarak raflara yerleştirilir. Manastırın hemen sol tarafına inşa edilmiş bir şapelde bu gelenek sürdürülmektedir. Söz konusu bölümde aynı zamanda Chios katliamında ölenlerin kemiklerine de rastlayabilirsiniz.
Manastırda yer alan mozaiklerin birçoğu altından yapılmıştır. Çoğu 11. YY’dan kalma mozaikler, Bizans döneminin eşsiz koleksiyonunu teşkil etmektedir.
Manastırda dikkat çeken detaylardan biri de İzmir’li bir Ermeni usta tarafından yapılmış devasa saattir. Saatin üzerinde Smyrne yazar. Söz konusu kelime eski Yunan dilinde “İzmir” anlamına gelmektedir.
Keşişlerin devasa yemek masası da manastırda sergileniyor. Manastırın müze kısmı 09:00-13:00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
Manastırın hikayesi ile şöyle; Üç keşiş, çile çekmek için mağarada vakit geçirirken birdenbire büyük bir yangın çıkar. Yangından kaçan keşişler manastırın bulunduğu yerdeki mersin ağacının altında Meryem Ana İkonası’nı bulurlar. Bahse konu ikonaya dokundukları anda yangın söner.
Lithi Plajı Sakız Adası
Lithi isminin Alithis Limin teriminden geldiği düşünülmektedir. Söz konusu terim Türkçede gerçek liman anlamına gelmektedir. Bu plajda hem harika denizin tadını çıkarırken hem de civardaki köyleri gezme fırsatı bulabilirsiniz.-
Lithi plajı Sakız Adası Köyleri’nin en organize plajlarından biridir. Söz konusu plaj, denize bakan tavernaları ile meşhurdur. Plaj, şezlong, kabin, şemsiye ve duş imkânı ile ihtiyaçlarınızın birçoğunu karşılıyor. Çevrede çok miktarda kafe ve tavernanın da olduğu plajda eğlenceli vakit geçireceğinize emin olabilirsiniz.
Turkuazın muhteşem tonlarını bulabileceğiniz kumsalda dizilmiş şezlongların yer aldığına da şahit oluyorsunuz. Adanın en sığ denizi diyebileceğimiz Lithi plajı, aile ile gelinebilecek en güzel ve özel bir yerdir. Hem ince kumdan oluşması, hem de sığ olması nedeniyle çocuklar için risk oluşturmaz.
Sakız Adası Volkanik Plaj
Sakız Adası, plajları ile de meşhur bir yerdir. Adanın her yerinde muhteşem kumsal ve plajlarla karşılaşmanız mümkündür. Sakız adası volkanik plaj sınıfında yer alan Emporios tarihi plajı, adanın merkezine 29 km mesafededir. Güneydoğuda yer alan plaj, adanın en önemli ve siyah taşlara sahip olan plajıdır. Eski dönemlerde denizdeki bir volkanik patlamadan dolayı etrafa yayılan lavların sonradan katılaşması sonucunda bugünkü muhteşem görüntü ortaya çıkmıştır. Simsiyah taşlarla süslü olan plaj, turistlerin akın ettiği özel mekânlar arasındadır.
Plajın çevresine inşa edilmiş küçük butik otel ve pansiyonların varlığı dikkat çekmektedir. Nezih balıkçı tavernalarından da yararlanarak bu bölgede kalabilir ve eğlenceli vakit geçirebilirsiniz. Bu anlamda plaj, son derece sakin bir mekândır.
Sakız Adası İçin Vize Gerekiyor Mu?
Sakız adasına girmek için Geçerli bir Schengen vizesi bulundurmak şart. Bordo pasaport hamili T.C vatandaşları için vize gerekiyor. 2021 yılı itibariyle ise siyah, yeşil ve gri pasaport hamili T.C vatandaşları ise vize rejim tablosuna göre vizeden muaf tutuluyor.
CengizSelcuk.com’ u Takip Edin :
Abonelik Formu :
2 Comments
Eline saglik. Tam benlik. Yunan adalarini gorme sansim olmadi henuz. Sakiz Adasi guzel bir secenek sanirim.
O zaman istikamet belli 🙂